Describe Appertaining To Books Amat
Title | : | Amat |
Author | : | İhsan Oktay Anar |
Book Format | : | Paperback |
Book Edition | : | 1st |
Pages | : | Pages: 235 pages |
Published | : | October 2005 by İletişim Yayınevi |
Categories | : | Asian Literature. Turkish Literature. Fiction. Cultural. Turkish. Fantasy. Roman. Historical. Historical Fiction. Novels |
İhsan Oktay Anar
Paperback | Pages: 235 pages Rating: 4.29 | 3006 Users | 90 Reviews
Description Conducive To Books Amat
Kıyıda ise üç direkli, iki güverteli ve 58 toplu bir kalyon, o karanlıkta usturmaçalarını puta edip iskeleye palamar vermişti. Yelkenlerin sarılı olduğu serenler hisa edilmiş ve tez zamanda yola çıkacağını ilân için mizana direğine mavi bayrak çekilmişti. Esrarengiz adam, kalabalığı yarıp elinden tuttuğu İsrâfil'le iskeleden gemiye doğru yürümeye başladı. Kalyonun dikmesinin palangalarına asılan ve tıraka tutan gemicilere vardiyan, Yisa, sizi gidi sütü bozuk sünepeler! Yisa beraber! Varda ruhsuzlar! Varda! Bre aman! Laşka! Laşka!? diye feryat ediyor ve hurçların, sandıkların ve fıçıların ambarlara usûlünce istifine nezaret ediyordu. Güneşin doğmasına 7 saat kala esrarengiz adam, sürme iskeleden kalyonun çukur güvertesine çıkmak istedi. Fakat eline ne kadar asılırsa asılsın Eşek İsrâfil yerinden bir türlü kımıldamıyordu. O karanlıkta eline son bir kez daha asılıp ?Gel yâ mübarek!? diye nida eyledi. Bunun üzerine çocuk her nedense inat etmekten vazgeçti. Ne var ki, sürme iskelenin kayganlığından dolayı düşmemek için midir, İsrâfil'in kuşağına 40-50 yaşlarında, iri yapılı, sırma işlemeli siyah kaput giymiş biri yapışmıştı. İşte bu adam kuşağı bırakıp küpeşteye tutundu ve güverteye ayak bastı. Bunun ilâhî düzenin bozulması demek olduğunu hiç kimse bilmeyecekti.Specify Books During Amat
Original Title: | Amat |
Edition Language: | Turkish |
Rating Appertaining To Books Amat
Ratings: 4.29 From 3006 Users | 90 ReviewsColumn Appertaining To Books Amat
ilk kez öldürdüğünde bir değil, sanki bin kişiyi öldürmüş gibi olursun. yeni doğmuş ve annesi tarafından emzirilen o bebeği öldürmüşsündür. babasının başını okşadığı o çocuğu da, bir genç kıza aşkını ilân eden o delikanlıyı da, zavallı bir kadının kocasını da, savaşa giderken ailesi tarafından uğurlanan o masumu da... bütün bu kişileri öldürmüş olursun. ikinci kez birini öldürdüğünde alt tarafı bir tek kişiyi öldürmüşsündür. üçüncü kez ise, kimseyi öldürmüş sayılmazsın.Kitabı okurken deniz tuttu desem abartmış olmam sanıyorum. Amatın içinde deniz havasıyla başımız dönerken yine harika bir hikâye okuduk. Söylemem gerek okuduğum diğer kitaplarına nazaran Amata geç ısındım. Hem terimler hem de konuya çok uzak olmam sebebiyle hikâyenin heyecanlanacağı kısma kadar biraz yoruldum. Değdi mi derseniz tabii ki değdi. İhsan Oktay okuyup da anlatılan mekanda kaybolmamak mümkün değil. 🍃
Üslubun çok iyi kaptan.
Puslu Kıtalar Atlası, Kitab-ül Hiyel ve Efrâsiyâb'ın Hikâyeleri'nden sonra okuduğum dördüncü İhsan Oktay Anar kitabı. Bu sebeple okuduğum diğer kitaplarıyla kıyaslayabileceğim yalnızca. Amat, az önce adını andığım diğer romanların içinde en bütünlüklü olanı bence. Kitab-ül Hiyel ve Efrâsiyâb'ın Hikâyeleri'ni romandan saymak pek mümkün değil zaten, teorik olarak roman diye isimlendirsek de. Anar'ın kendi seviyesinin dahi altındaki bu iki kitaptan sonra, ki Efrâsiyâb'ın Hikâyeleri ciddi anlamda
Amat, yeni yüzyılda Türk romanının içinde bir süre kalacağı anlayış veyapıyı göstermesi bakımından ve de piyasa türü eserlerden ayrılan felsefîgöndermelerinin zenginliği ile dikkate değer bir romandır. Roman postmodernin epistemoloji ve ontolojiyi oyuna dönüştüren anlayışını taşır. Eğlenceli ve yazarın Puslu Kıtalar Atlasından sonra ciddiye alınacak ilk romanıdır. Dili oldukça sadedir, daha kolay tasavvur edebilmeniz açısından, bilmiyorsanız, denizcilik terimlerini öğrenmenizde yarar var.
İhsan Oktay Anarı çok seven ama son iki romanına tutunamayan biri olarak, nedense bir türlü sırası gelmeyen Amatı şimdi okuduğum için mutlu oldum. Çok özlediğim, terimleri anlamasam da okumakta zorlanmadığım Anar kitapları gibi, mis gibiymiş Amat.
Çok beğendim. Belki Puslu Kıtalar Atlası'ndan bile güzeldi. İhsan Oktay Anar'ın hayal gücüne ve romancılığa şapka çıkarmamak elde değil. Yazım tekniği çok hoşuma gitti. Hikaye ilerlerken hikayenin bütünlüğünü bozmadan karakterlerin geçmiş hikayelerinin anlatması muhteşem. Böyle bir yazara sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Tavsiye ederim.
0 comments:
Post a Comment
Note: Only a member of this blog may post a comment.